11/30/2014

Bologna'dan Kareler

Bologna'nın bana ve eminim bir çoklarına göre en temel özelliği kırmızı toprak rengi tonlarıyla boyanmış yapıları ve şehrin simgesi olmuş iki adet yan yana duran kuleleridir. Geri kalanı bir çok Avrupa şehrinde rastlanılması olası bir meydan ve meydanı kesen dar sokaklardır. Bu yazdıklarımdan negatif bir anlam çıkmasın, gerçekten çok sevimli ve bir daha gidilesi bir şehir Bologna. Hatta İtalya'yı dolaşmayı planlayanlar mutlaka yollarını Bologna'ya da düşürsünler.Aşağıda paylaştığım fotoğraflara da göz atarsanız ne demek istediğim sanırım daha netleşecektir.

Piazza Maggiore Meydanı


















































11/27/2014

Paris Sokaklarından Kareler







Louvre Müzesi, Park ve Bahçeler

Paris'e gelen turistlerin büyük kısmının en çok fotoğraf çektirdiği yerlerden birisi de  Louvre Müzesi Meydanı ve cam piramittir. Fotoğraf çekmenin yanında hazır gelmişken müzeyi de gezmek istiyorum derseniz en az bir gün ayırmanız gerektiği bilgisi de her yerde zaten yazmaktadır. Meydanın her köşesini ellerinde Eiffel Kulesi'nin çin malı heykelciklerini satmaya çalışan Afrikalı seyyar satıcılardan kurtulmak Karaköy meydanın da ki taklit parfüm satan vatandaşlarımızdan kurtulmak ile aynı zorluk seviyesindedir. Bu konuda geliştirdiğim yöntemi değerli okuyucularımla paylaşmaktan gurur duyuyorum. Size soru soran satıcılara Türkçe cevap verin hiç bir şey diyemiyorlar.
Internet üzerinde yapacağınız iki saniyelik bir arama ile ulşacağınız milyonlarca fotoğrafın bir kaç benzerini de aşağı da paylaşıyorum. Bu fotoğrafların tek farkı benim tarafımdan çekilmiş olmasıdır.( Tabi ilk fotoğraf hariç)




Louvre Müzesi'ni arkanıza alıp Sein Nehri sol tarafta kalacak şekilde direk yürürseniz aşağıda ki fotoğraflarda da göreceğiniz nefis bir park olan  Jardin Des Tuileries'e ulaşıyorsunuz. Havuzların kenarında ki şezlonglara oturup saatlerce hayallere dalabilirsiniz. Lakin eğer tuvalet ihtiyacınız olursa ağaçların kenarını denemek gibi bir şansınız yok 70 Cent'e bu ihtiyacınızı parkın çıkışında sol tarafta bulunan hediyelik eşya satan büfe tarzı yerden karşılayabilirsiniz. Önünden ciddi kuyruklar oluşuyor. Tahminim Louvre Müzesi'nden sonra en fazla ciro yapan işletme orasıdır.







 

Sein Nehri - La Seine

Paris'i ortadan ikiye bölen,
Şehre hayat veren,
Coğrafi bilgi olarak noksan kalmasın belirtmiş olayım ; 776 metre uzunluğunda Fransa'nın en uzun ikinci nehri,
Hem ulaşım aracı, hem turizm aracı.
Hava karardıktan sonra öncelikle gençlerin kıyısın da kanlarında ki alkol miktarına ivme kazandırdıkları,
Aşıkların ele ele yürüdüğü,
Gündüz başka, gece ise başka bir surete bürünen cansuyu.
Akıp giden suyun bulanık , kahverengi veya yeşil olmasının bir anlam ifade etmediği her şekliyle seyretmeye doyamayacağınız, Paris'in en hareketli akışkan parçası.

Benim gözümden karelerle Sein nehri...






Notre Dame Katedrali
Son yıllar da kilit satışlarını artıran birde yöntem geliştirildi Paris'te. Aslında artık Avrupa da bir çok köprüde de bu durumu görmek mümkün, insanlar aşklarını kilitleyip köprüye astıktan sonra anahtarını nehre atıyorlar. Bu durum en çok tanesi 2 EUR'ya kilit satan seyyar satıcıların işine yarıyor doğal olarak.





11/22/2014

Montparnasse Kulesi




Montparnesse Kulesi'nin tepesine ikinci defa çıktım. Çünkü Paris'in en güzel manzarasını görebileceğiniz mekan burası. Eiffel Kulesi bütün etkileyiciliğiyle karşınız da dikiliyor ve 360 derece olarak tüm Paris ayağınızın altında klasik tabiriyle.
Bina, lokal olarak Paris'in en büyük tren garlarından biri olan Gare Montparnasse 'in hemen yanıbaşında. Zaten 200 metrenin üzerinde olan bir binayı da görmemek imkansız olmalı. Binaya çıkmanın karşılığı 14.50 EUR. Yaklaşık bir dakika içinde 56 katı çıkıyorsunuz gerçekten etkileyici.
Bunun yanında yukarı çıkar çıkmaz bir fotoğrafçı yeşil pano arkasında fotoğrafınızı çekiyor. Bu fotoğraf tabi ki giriş ücretine dahil değil çıkışta arka plana Paris manzarasını ekleyerek fotoğrafınızı ekstra ücret ödemek kaydıyla alabileceğinizi öğreniyorsunuz. Ben ilk sefer de bu oltayı yutmuştum. Lakin ikinci de aynı pazarlama taktiğinin hedefi olmadım. Bunun dışında üst katta hediyelik eşya satan bir bölüm ile bir kafe mevcut.



Montparnesse Garı
Eyfel Kulesi


Luksemburg Bahçesi
Montparnesse Kulesi'nden Paris'e Bakış



Paris ve Gece - 2014 Kasım

Gece herşeyi örter. 
Yalan dünyanın dekorudur gece.
Şehrin gizemli yüzü gece çıkar ortaya. 
Hafızlarda şehrin gece görüntüsü kalır.
Bu sayfada da Parsi'te gece çektiğim kareleri paylaştım.
Mekanların çoğu zaten bilindik yerler. 
Bazı yapıların ise adlarını bile bilmiyorum.
Umrumda da değil.

İsimler değil ardında bıraktıktan sonra hissettirdikleridir önemli olan benim için...


















Paris Metrosu

Bir şehirde ulaşımın en kolay ve  en ucuz yöntemlerinden olan metro kullanımı doğal olarak Paris için de geçerlidir. Dünyanın en büyük ve en eski metrolarından biri olan Paris metrosunun ilk hattı 1900 yılında inşaa edilmeye başlanmıştır. Tabi ki aklımıza İstanbul metrosu geldiğinde vereceğim bilgi ise İstanbul da  ilk gerçek anlamda metro hattı, 2000 yılında 8.5 km hat uzunluğu ile Taksim , 4.Levent hattın da faaliyete başladığı bilgisidir. 1453 yılında İstanbul'u fethederek  bir devri bitirip yeni bir devri başlatan neslin torunları olarak yaptıklarımız veya yapamadıklarımızın fazla yoruma gerek olmadığını düşünüyorum.


Paris Orly Havaalanındaki Türk Bayrağı Sembolü

Bu fotoğrafı Paris Orly Havaalanı pasaport kontrol girişinde 08.11.2014 tarihinde çektim. Fransızlar hala Türk Bayrağı'nın ölçülerini böyle zannediyor olmalı. İşin diğer boyutu ise Türk Yetkililerin bu durumdan hiç rahatsız olmamaları. Üçüncü boyut ise ben durumu çok fazla abartıyorum.