14 Nisan 2007 Tandoğan Meydanı Mitingi'nden sonra bugün de İstanbul'da binlerce insan cumhuriyete olan bağlılıklarını bir bayram coşkusuyla tüm dünyaya ve iktidardakilere bir kere daha gösterdiler. Binlerce cumhuriyet sevdalısı laik cumhuriyete sahip çıktı.
4/29/2007
29 Nisan 2007 Cumhuriyet Mitingi
14 Nisan 2007 Tandoğan Meydanı Mitingi'nden sonra bugün de İstanbul'da binlerce insan cumhuriyete olan bağlılıklarını bir bayram coşkusuyla tüm dünyaya ve iktidardakilere bir kere daha gösterdiler. Binlerce cumhuriyet sevdalısı laik cumhuriyete sahip çıktı.
Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi
Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakru zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evladı!
İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
Ankara, 20 Ekim 1927
4/23/2007
23 Nisan ve Google
Polonezköy
Kaan Korkmaz
4/21/2007
4/10/2007
3/25/2007
Türk Milli Takımımızdan Tarihi Zafer

Yukardaki fotoğrafta bu dostluk mesajlarının adresine ulaştığını gösteriyordu.Ege'nin iki yakasını paylaşan iki halk benzer kültür, alışkanlık ve karaktersitik özellikleriyle zaten dostlardı ve dost olarak kalacaklardı...
Beklenmedik bir golle oyunun daha hemen başında yenik duruma düşen Milli Takımımız attığı dört golle tarihi geceye adını yazdırıyordu.Futbolcularımızın yaşadıkları sevinç ve Yunanlı futbolcuların üzüntüsünü yukardaki kareler çok net anlatıyor.
Merak edilen konu ise Türk Mili Takımı'na ceza vermek konusunda oldukça cömert olan UEFA Yunan Milli Takımı'na da aynı hassasiyeti gösterecek mi ?
Sağ tarafta açılan bayrağa dikkat çekmek istiyorum. Bayrağın üzerine Kıbrıs haritası eklenmiş.Enosis hayallerinin bir uzantısı gibi.Umarım bu görüş bir grup fanatik Yunanlıya aittir.Yoksa söylenen dostluk şarkıları havaya uçup atmosferde yok olabilir.
İşte gecenin en güzel karesi.Yunalı taraftarlar milli takımımızı ezici galibiyeti sonrası alkışlıyor.
İstiklal Marşı'mız sırasında ıslıklayanlar bu davranışlarının kendilerine bir fayda sağlamadığını anlamış olmalılar...
Fotoğraflar Milliyet Gazetesi'nden alıntıdır.
3/23/2007
Madem satacaktık, neden aldık?
3/09/2007
KADIN
UZUN KIŞ GECELERİNDE YATMAK İÇİNDİR.
KİMİ DER Kİ KADIN,
YEŞİL HARMAN YERİNDE
DOKUZ ZİLLİ KÖÇEK GİBİ OYNATMAK İÇİNDİR
KİMİ DER Kİ AYALIMDIR,
BOYNUMDA TAŞIDIĞIM VEBALIMDIR
KİMİ DER Kİ HAMUR YOĞURAN
KİMİ DER Kİ ÇOCUK DOĞURAN
NE O, NE BU, NE KÖÇEK, NE AYAL, NE VEBAL
O BENİM KOLLARIM, BACAKLARIM, BAŞIMDIR
YAVRUM, ANNEM, KARIM, KIZKARDEŞİM
HAYAT ARKADAŞIMDIR...
Nazım Hikmet
2/20/2007
Ortaokul Yıllığımdan 1987 Senesi
