3/24/2009

29 Mart 2009 Mahalli Seçimleri Üzerine Tahminlerim

Türkiye yeni bir seçim ile karşı karşıya. Pazar günü itibariyle mahalli yöneticilerimizi tekrar belirleyeceğiz.

Kişisel olarak bu seçimler çok fazla ilgimi çekmiyor. Çünkü her seçim dönemi yaşadıklarımız bir kere daha önümüze ısıtılıp servis ediliyor. Her dönem aynı klasik sahneler. Genel başkanların ağız dalaşları, hayalden öteye geçemeyecek vaatler, etrafta uçuşan ilanlar, bol gürültülü seçim konvoyları.

Şüphesiz bu seçimlerin en hatırlanacak isimlerinin başında sakin güç Kemal Kılıçdaroğlu geliyor. İstanbul da ki seçim yarışına bir hareket getirdiği kesin fakat sakin sakin meclisteki odasına dönme ihtimali de çok fazla. İlerleyen dönemlerde Deniz Baykal’ın karşısına çıkabilir mi yoksa denizde boğulanlar arasına mı karışır hep birlikte göreceğiz. Malum seçim heyecanıyla bir takım insanlar bu sefer İstanbul’da değişim yaşanacağına inanıyorlar örnek olarakta Bedrettin Dalan’nın Nurettin Sözen’e en güçlü döneminde başkanlığı kaptırmasını gösteriyorlar ama o dönem ki şartlar ile bu dönemin farklı olduğunu düşünüyorum. Her zaman görülmüştür ki seçim öncesi yapılan anketlerin çoğu hayalkırıklığı ile sonuçlanır.O süreç için anlık heyecan verici ve tarafları gayrete getiricidir.

Seçim maratonu uzun bir yol olup ciddi hazırlık ve alt yapı çalışması gerektiren organize bir harekettir. Seçime bir ay kala yapılan çalışmalar kalıcı bir sonuç getirmez. Keza Kılıçdaroğlu’nun adaylığıda son dönemde iktidar partisine karşı ortaya çıkardığı dosyaların kamuoyunda ses getirmesi ile oldu. Bu dosyalardan önce dar bir çevre dışında Kılıçdaroğlu’nun ismini bile bilmiyordu.

Bu ortamda göz önünde olan iktidar partisinin adayı oldukça şanslı çünkü insanların karşılaştırma yapabileceği kriterleri var. Seçmen kitlesinin belediye faliyetlerinden memnun olması yönetimdeki belediyenin devamı için büyük şans yaratıyor.

Aslında aynı durum diğer şehirler için de geçerli. Fakat bu ezberin bozulması gerekiyor artık özellikle de Ankara’da . İstanbul ile ilgili olarak iktidar partisinin kazanacağı beklentisi içindeyim fakat nedense Ankara için böyle bir beklentim yokl. Artık Ankaralıların Melih Gökçek’ten kurtulacağını düşünüyorum belki de öyle istediğim için altıncı hissim de aynı doğrultuda sinyaller veriyor.

Bu yazım pazar akşamı oylar sayılıp sonuçlar belli olduktan sonra belki hiçbir şey ifade etmeyecek fakat eğer dediklerim çıkarsa ki özellikle Ankara için işte o zaman ben demiştim diyeceğim.

Bakalım sağduyu kazanacak mı ?